Ağız çok iyi bir bakım ister, çünkü güzel bir makyaj sadece sağlıklı dudaklar üzerinde başarılı olabilir. Çok ince ve çok hassas bir zarla kaplıdırlar. Sonradan iyice temizlenmeleri, bütün dudak rujlarının boyası olan eozin ve lâiin her türlü izinin iyice silinmesi gerekir.
Bu temizlik işlemini aşağıdaki şekilde uy­gulayabilirsiniz:
Akşam
• Bir makyaj kağıdını maksimum ruju em­mesi için dudaklarınızın arasında sıkıştı­rınız.
• Bir pamuğu her zamanki makyaj çıkarı­cınıza, veya daha iyisi, özel bir makyaj çı­karıcıya batırıp.
• İşaret parmağıyla, ağzını soldaki birleşim yerini tutarak, dairesel hareketlerle, İki dudak arasında gidip gelerek hareket ettirin, (ağız yarım açık şekilde)
• Bu işlemi bir iki kez tekrarlayın.
• Sonra buraya maden suyu püskürtün. Bir makyaj çıkarıcı kağıtla temizleyin.
• Yüzünüzün makyajını temizledikten sonra, dudaklarınızı besleyici kreminizle yukarıda belirtilen hareketlerle iyice ovun. (resim 3)
Sabah
• Yüzün öbür bölümlerine uyguladığınız gibi çabuk bir temizleme gerçekleştirin.
• Her zamanki gibi özenle makyaj altı ha­zırlığınızı yapın, nemini İyice emmesi için, makyaj temizleyici kağıdı uygulamayı da boşlamayın.
• Daha sonra makyaja geçin.
Soğuğa Karşı
Dudaklarınızı lanolin kökenii bir kremle besleyin. Daha yağlı rujlar kullanın, koru­yucu ve parlak bir cila ile kuvvetlendirin, daha kaim bir tabaka halinde sürün.
Güneşe Karşı
Güneşe karşı dudaklarınıza geniş ölçüde özel minibatonlar kullanın. Bu minibatonlar ültrovioleye karşı çok etkili bir filtre-ekran ve Özellikle bu mukozanın korunması için hazırlanmış . yağlı maddelerden oluştuğundan güneşin zarar­larından korunmanızı sağlar.
Deniz Suyuna Karşı
Denize girdikten sonra, dudaklarınızı da vücudunuzun öbür bölümleri gibi duşta yı­kayın. Tuza bulanmış dudaklarınızla ke­sinlikle güneşte durmayın. Dudaklarınız için koruyucu batonları her zaman rahat­lıkla kullanın.

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun



Ağız yaraları, “basit” ve “derin” veya “sert kenarlı” yaralar olmak üzere iki grupta toplanabilir. Çoğunlukla, üşütme veya hazımsızlıktan kaynaklanır. Yaraların etrafı, kırmızı bir çizgi ile çevrilidir. Başlangıçta, içi su dolu kabarcıklar halindedirler. Sonradan patlayarak etrafa yayılır ve sancılı ağrılara neden olurlar. Çocuklarda; kızamık ve çiçek hastalıkları sırasında da aynı yaralar meydana gelebilir.

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun



Ağız kokusu

Ağız, sindirim borusunun girişinde yer alan, besin maddelerinin içeri alınmasını sağlamak amacıyla farklı bir özellik gösteren ve çiğneme or­ganlarını içine alan açıklıktır. Ağız­dan gelen koku dişlerden gelebile­ceği gibi mide veya bağırsaklardan da gelebilir. Bademcik İltihabı da bazan ağız kokusu yapar.
Tedavisi:; Ağız kokusunun en yaygın sebebi ağız temizliğine dikkat edilmemesi­dir. Bunun önlenmesi için aşağıdaki Önlemler alınmalıdır misvakla temizlenir, dişler Kuru üzüm çiğnenerek yutulur. Maydanoz, mide ve bağırsaktan ge­len kokuları alır. Kudret Bal yenir. Bal şerbeti içilir. Böğürt­len yaprağı çiğnenir.
* Tarçın, karanfil, damla sakızı ve safran toz haline getirildikten sonra, balla macun kıvamına sokulur ve gece yatarken birer çay kaşı­ğı yenir. Turunç kabuğu ağızda tu­tulur ve çiğnenir.

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun



Ağız içindeki yaralara soğan su­yu sürülür.

* Bir bardak suya bir tutam papat­ya konur, on dakika hafif ateşte kay­natılır. Soğuduktan sonra ağız bu karışımla çalkalanır ve gargara yapı­lır.

ağız

* Kara dut şurubu günde 3 – 4 de­fa ağız yaralarına sürülür.

* Taze böğürtlen yaprakları ağız­da çiğnenir. Hatmi çiçeği veya yap­rakları çay gibi demlenir, ağızda çal­kalanır, gargara yapılır. Udu hindi toz haline getirilir ve boğaza üflenir.

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun



agiz Ağız kokusu için basit ama pratik önlemler
Ağız kokusunun sebebi ölü bakterilerin atık maddesi olan ve ‘volatile sülfür’ ismi verilen bir gazdır. Nefeste oluşan kötü koku büyük oranda ağız içinden kaynaklanır. Ağız içi bir infeksiyon, ilerlemiş bir dişeti hastalığı ya da sadece ağız içinde birkaç saatten fazla kalmış gıda artıklarına yerleşen bakteriler kokuya sebep olurlar.

Ağız kokusuna sebep olan problemler
Tonsilit, akciğer iltihabı, sinüzit, şeker hastalığı (aseton kokusu), mide bağırsak hastalıkları, böbrek yetmezliği (balıksı koku), karaciğer ve metabolizma bozukluklarıdır.

Ağız kokusunda yapılması gereken öncelikle teşhis ve tedavidir.

Ağız kokularında yapılması gerekenler
- Tüm çürükler tedavi edilmeli.
- Diş eti hastalığı tedavi edilmeli. Cepler ve diş taşları önlenmelidir.
- Gömük ve yarı gömük 20 yaş dişleri çekilmelidir.

Ağız kokusunu önlemek için bunları uygulayın
- Her öğünden sonra dişlerinizi 3 dakika fırçalayınız ve günde bir kez diş ipi kullanınız.
- Diş fırçanızı kuru ve temiz bir yerde muhafaza ediniz ve kullandıktan sonra iyice yıkayınız.
- Dil çok girintili ve pütürlü yapısı sebebiyle bakterilerin rahatça yerleşip zor temizlenebileceği bir dokudur. Dişlerinizle birlikte dilin yüzeyinin ve özellikle arka kısmının fırçalanması kokuyu önlemek açısından önemlidir.
- Nane şekeri,ağız spreyleri yada gargaralar ağız kokusunu önlemez sadece kısa bir süre (5-7 dk) önler.
- Ağız kokusunu önlemek için su ve hidrojen peroksit’den hazırlayacağınız bir gargara olumlu etki yaratabilir.
- Gıda kaynaklı (sarımsak ,soğan,alkol vb) kokularda ise ertesi sabah aç karnına içilen bir bardak soğuk süt kokuyu belirgin miktarda azaltır.

5979607057290249345 1728263051210347312?l=sagliktv.blogspot Ağız kokusu için basit ama pratik önlemler

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun



A%C4%9EIZ+VE+GIRTLAK+KANSER%C4%B0 AĞIZ VE GIRTLAK KANSERİNDE FAYDA SAĞLAYAN ŞİFALI BİTKİLER

Ağız ve gırtlak kanseri, en çok erkeklerde görülen kanser türleridir. Kadınlarda görülme sıklığı, erkeklerden 2 kat daha azdır. Ağr içerisinde kızarık kabarıklıklar , yutma zorluğu ve yutkunamama gibi belirtiler, hastalığın teşhisi açından öneli belirtilerdir. Bu iki kanser türü için, fayda sağlayan şifalı bitkiler şunlardır.
Önerilen bitkilerdeki kullanım şekilleri ; Yağları sürülür ve sarılır. Suları ile gargara yapılır.
Akgünlük sakızı: Macunu yenir. Suyu ve hülasası içilir. Yağı kullanılır.
Badem ve yağı: Yenir, ayrıca yağı bal ve sekerle karıştırılır, hem içilir, hem sürülür.
Çörek otu: Macunu yenir. 5 gram yağı içilir. 5 gram su ile yutulur. Yağı kullanılır.
Fıstık: Yesil kabukları yenir.
Hardal (siyah) : Macunu yenir. Hülasası içilir. Yağı sürülür ve sarılır.
Isırgan otu ve tohumu: Macunu yenir. Çayı, suyu içilir ve gargara yapılır.
İncir: Suyu ile gargara yapılır.
Kızılcık: Yenir.
Kuşburnu (yabani gül) : Macunu yenir. Çayı, suyu içilir ve gargara yapılır.
Muz : Balla yenir.
Nane : Macunu yenir. Çayı, suyu ve hülasası içilir. Yağı sürülür ve sarılır.
Oğul otu (melisa) : Macunu yenir. Çayı, suyu ve hülasası içilir. Yağı sürülür ve sarılır.
Rezene : Macunu yenir. Çayı, suyu ve hülasası içilir. Yağı sürülür ve sarılır.
Sap : Suyu ile gargara yapılır.
4188364429692302232 3259639656531972863?l=bitkimarket.blogspot AĞIZ VE GIRTLAK KANSERİNDE FAYDA SAĞLAYAN ŞİFALI BİTKİLER

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun



kotu agiz kokusu Ağız Kokusu Nasıl Önlenir? Ağız Kokularını GidermeAğız kokusunun nedenleri nerlerdir ve bu kokuları nasıl önleriz?

1)Dişlerinizdeki çürükler ve diş eti itihapları ağız kokusunun önemli sebeplerindendir. Kendinizde böyle bir durum varsa mutlaka bir diş doktoruna gidin ve bu sorununuzu halledin.

2) Ağız içindeki eskimiş köprü ve diş protezleri zamanla gıda birikmesine yol açacağından kötü kokulara sebep olabilir. Ağzınızda bulunan eksik dişlerin boşluklarında da gıda birikmelerinden dolayı koku olabilir. Yine bunlar için de uygun tedavi yöntemleri yapılmalı.

3) Ağızınızın kuru olması ağız kokusuna sebep olur. Sakız çiğneyerek ağzınızda tükrük miktarını arıtrabilir ve bunun önüne geçebilirsiniz.

4) Yiyecek ve içeceklerinizde tarçın kullanın. Tarçın Ağıdaki mikroorganizmaları önleme özelliğine sahiptir.

5) Vücudunuzda su eksikliği olmasın. Günlük yeteri miktarda suyunuzu mutlaka alın.

6) Hastalıklardan veya başka sebeplerden dolayı burnunuz tıklalı kalmayın ve bu durumda uyumayın. Nefes borunuz ve ağzınızda kuru bir ortam oluştuğunda bu durum mikroorganizmalar için uygun bir yaşam ortamı olur.

7) Yediklerinizi iyi çiğneyin. Bu davranış ağzınıda daha fazla tükrük salgılanmasına ve daha az besinin ağzınızda kalmasına sebep olur. Ayrıca iyi çiğneme hareketleri ağızdaki mikroorganizmaların mideye giderek buradaki asitlerle yok olmasını sağlar.

8) Diş ipi kullanarak fırçanızın ulaşamadığı yerleri de temizleyin. Örneğin diş aralarında besin parçaları kalmasın.

9) Ağız kokularının önemli bir sebebi de sigaradır. Sigara içmeniz ağız kuruluğuna neden olur, dişlerin sararmasına neden olur. Böylece sigara ağız kokularını ve kötü görüntüleri de beraberinde getirir.

8710822097686622237 8987303209915414668?l=iksiri.blogspot Ağız Kokusu Nasıl Önlenir? Ağız Kokularını Giderme

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun



agiz yarasi Ağız yaralari için bitkisel tedavi yöntemleriAğız yaraları için, şifalı bitkilerden faydalanmak isteyenler için bitkisel kürlerimiz aşağıda verilmiştir.

GEREKLİ MALZEMELER :
* Ahududu yaprağı,
* Söğüt yaprağı,
* Yulaf unu,
* Gelincik,
* Haşhaş tohumu,
* Sanginer kökü,
* Susam yağı,
* Sirke
KÜRLERİN HAZIRLANIŞI :

* Ahududu ve söğüt yaprakları, birlikte sert bir zeminde dövülerek ezilir. Ezilen karışıma, merhem kıvamına gelinceye kadar yulaf unu karıştırılarak sirke ile yoğrulur. Hazırlanan merhem, susam yağı ile yumuşatılarak yemeklerden sonra ağzın yaralı olan kısmına sürlülür.
* Taze olarak toplanmış, gelincik yaprakları ve tomurcukları, haşhaş tohumlan ile birlikte havanda dövülerek ezilir. Ezilen karışıma, pomad kıvamına gelinceye kadar yulaf unu karıştırılarak sirke ile yoğrulur. Hazırlanan pomad, susam yağı ile yumuşatılarak yemeklerden sonra yaraların üzerine sürülür.
* Sanginer kökü, gelincik tomurcukları ile birlikte sert bir zeminde dövülerek ezilir. Ezilen karışım, yirmi dakika süreyle sirkeli suda kaynatılır. Sıkılarak elde edilen posaya yulaf unu karıştırılarak, merhem kıvamına gelinceye kadar yoğrulur. Hazırlanan merhem, ağızdaki yaralı bölgelere sürülür.

8710822097686622237 1860852813158743783?l=iksiri.blogspot Ağız yaralari için bitkisel tedavi yöntemleri

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun



Ağız Sağlığı ve Diş Sağlığı

Yetişkinlerde ve Çocuklarda Diş Sağlığı
Ağız ve diş sağlığı, patojen mikroorganizmalardan, soğuk, sıcak, sert gibi fi ziki etkenlerden en çok etkilenen organlardır. Fetüsün gelişimi, annenin hamilelik dönemindeki beslenmesiyle yakından ilgilidir. Ağız ve diş sağlığı, bu nedenle doğumdan önce başlar. Doğumdan sonra devam eder. Yaşam boyu izlenerek bakım ve tedavisi yapılır.

Ağız ve Diş Sağlığı Nasıl Korunur ve Diş Sağlığı Hakkında Bilgiler

Dişlerin sağlığı; beslenme, özellikle D – C ve A vitaminlerini ve kalsiyum, fosfor, flor gibi mineralleri yeterli ve dengeli şekilde alma ile sağlanır.

Bakımsız ve çürük dişler en tehlikeli enfeksiyon kaynağıdır. İleri yaşlarda ortaya çıkan kalp ve damar hastalıkları, romatizmal hastalıklar, böbrek hastalıkları ve diğer bazı hastalıkların nedenleri diş çürüklerine yerleşen daha sonra vücuda kan yoluyla yayılan patojen mikroorganizma lardır.Çürük dişler, ağız sağlığını bozar. Sindirim sistemi hastalıklarına ve ağız kokularına neden olur. İnsanın fizik görüntüsünü kötü yönde etkiler.

Dişler, her yemekten sonra günde en az iki defa ve yatmadan önce yeterli bir süre fırçalanır. Diş macunu ve fırçanın seçimini bilinçsizce seçmek sağlık yerine dişlere ve diş etlerine zarar verir. Unutulmamalıdır ki her çeşit diş fırçası fırçalama tekniğine uygun yapıda değildir. Diş macununun fazla kul lanılması, ağız florasını bozması ve ağızdaki fagositleri öldürmesi bakımından sakıncalıdır.

Çok sıcak, çok soğuk, sert yiyecek ve içecekler diş minesinin çatlamasına neden olurlar. Kristal şeker ve benzeri şeylerin çiğnenmesi de dişlerde çatlamaya yol açar. Şekerli yiyeceklerden sonra dişler fırçalanmazsa solunumdaki C02 ve karbonhidrat diş çürümesine neden olan asitler açığa çıkar. Asitler dişte kaviteler meydana getirir. Ağız Ph’sı, asit ortama doğru kayar. Ağız, florası bozulur, ağızdaki fagositler yetersiz kalır.

2906093776891401282 8239419465317974533?l=saglik99.blogspot Ağız Sağlığı ve Diş Sağlığı

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun




Ağız Sağlığı ve Diş Bakımı Nasıl Olmalıdır

Diş bakımı genel sağlık kısmı tam ve iyi bir ağız sağlığı duygusu verir.
Diş çürümesi birçok ülkede en yaygın sağlık sorunu olduğunu ve bunun herkes tarafından diş hekimi üzerindeki kötü vurgu gösterir. Kötü fırçalama alışkanlıkları ve günlük ağız bakımı konusunda ihmal çeşitli diş sorunları için çağrıda sebep dengesiz beslenme, hangi zaman alıcı, pahalı, acı ve karmaşık olabilir tedaviler, diş. Most of the dental problems can be avoided by paying attention to the daily oral hygiene. Ve diş sorunları çoğu günlük ağız hijyeni için dikkat ile önlenebilir.

Important Dental Care Tips Önemli Diş Bakımı İpuçları

Bu yumuşak yuvarlak sentetik kılları olan bir fırça bristled kullanımı önerilir. Bir fırça satın alma, Amerikan Diş Derneği onayı ve mühür arayın. Bu diş fırçası her 2-3 ay veya değiştirilmesi gerekir zaman kılları bükük veya eskimiş. Sonra soğuk zarar iyi diş bakımı için diş fırçası değiştirin.

Doğru fırçalama tekniği diş bakımı ve fırça dışında, içinde önemli ve içindeki alt ve üst pençesinden yüzey. Fırça Dilini Nefesini kadar serinlemek için bakteri ve enkaz dilin neden kötü nefes gibi.

Ideal diş bakımı en az bir kez günlük diş fırçalama, yatak zamanlı at içerir. Sonra kahvaltı günlük veba ve eksiksiz kaldırma yardımcı olur fırçalama. Düzgün, fırça yerini değiştirmek her diş temizlemek için kaç vuruş sonra. Diş bakımı iyi, çok fazla pastası gerektirmez ve yoğun fluoridated diş macunu boyutlu yeterlidir. Bu gibi diş yapısı yenmek de dinç bir şekilde diş fırçalama önlemek için çok önemlidir. Ayrıca, geri, kök yüzey ifşa için dişeti neden olabilir.

Iyi diş bakımı için, iyi Flossing teknikleri kullanılmalıdır. Ama, birçok kişi Flossing, zevk değil de uygun tekniği, ve bu nedenle girişimi sırasında ağız yumuşak dokulara zarar farkında değil gibi. Flossing için güvenli ve etkili alternatif fırça almadan, diş ipi almadan, diş alır ve özel removers veba kullanımı içerir.

Bazı uzmanlar diş ve diş hekimleri ve diş bakımı için düzenli Flossing yerine removers veba kullanarak öneriyoruz. Bu almadan ağız bu diş ipi ve diş fırçası için kullanılamaz sol olan nooks ulaşabilirsiniz. Toothpicks diş bakımı için harika, ama bu son yirmi yaş dişi gerisinde olarak istediğiniz yerlere ulaşmak mümkün değildir.

Iyi diş bakımı için, ayrıca evde pişirme bir soda, tuz, gliserin ve nane karıştırılması ile diş macunu yapabilirsiniz. Olarak bu flor toksisitesi neden olabilir ki, bu diş macunu yutmak asla. Fırça dinç bir şekilde daha uzun süre daha iyi bir daha zarar fırçalama gibi 2-3 dakika yumuşak için.

Birçok çalışmalar ağız sağlığı ve genel sağlık arasında güçlü bir korelasyon belirttiler. Değil, diş bakımı için pek çok sağlık sorunlarına osteoporoz, kalp hastalığı, diyabet, solunum hastalığı ve gebelik gibi sorunlara yol açabilir dikkat. TBakteriler kan akışı birçok önemli vücut organları için enfeksiyon taşıyan girebilirsiniz periodontal enfeksiyon neden, çeşitli sağlık sorunlarına yol açmaktadır. Eğer diyabet, osteoporoz, kalp hastalığı, solunum hastalığı veya bir bebek gebe planlayan bir periodontal değerlendirme düşünün.

Olarak diş leke, kötü nefes, diş çürümesi ve diş eti hastalığına neden olabilir iyi bir diş bakımı programı gibi, sigara kaçınılması gerekir. Bazı sigara ve diğer kötü etkileri ağız bores, kıllı dil, diş kayması, yara iyileşmesi, koku ve tat ve çene kemik kaybı değişmiş anlamda gecikmeli içerir.

Iyi diş bakımı için, Chorohexidine veya Listernine gibi etkili antiseptik özellikleri olan veba bakteriyel öldürmek var gargara. Ayrıca dengeli beslenme için önemlidir ve bu bilinen nişastalı şekerli yiyecekler diş çürümelerine neden için tüketimini en aza indirmek. Doğru diş bakımı gibi diş çürüğü daha eğilimli yapan yemekler arasında yemek önlemek korumak için.

Ayrıca bir kez 3-4 ay kadar bu herhangi bir sözlü endişeyi erken tanı konulabilir için diş hekimine yardımcı olur. Bu ileri aşamaya ilerleme hiçbir belirtiler hastalığın kadar ağız sağlığı sorunlarının en ilişkili.

5028384847264609306 2049414326938915172?l=anasagliksorunlari.blogspot Ağız Sağlığı ve Diş Bakımı Nasıl Olmalıdır

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun

Ağız kokusunu gideren 10 gıda

sponsorlu bağlantılar

Ağız kokusunu gideren 10 gıda

Hem kokuyu hem çürümeyi engelliyor! Bu 10 gıdayı tüketmeyi ihmal etmeyin.Uzmanlar, tüketilen kereviz, peynir, balık ve yeşil çay gibi hayvansal ve bitkisel besinlerin dişleri güçlendirirken, ağız kokusunu da giderdiğine dikkat çekiyor.

Kereviz: Kereviz dişleri iki yolla korur. Kereviz ekstra çiğnemeyi gerektiren bir yiyecektir. Bu ekstradan tükürük salgılamayı sağlar, bu da çürüklere neden olan bakterileri etkisiz kılar. Buna ilaveten lifli ya da sert yapıdaki doğal yiyecekler dişetlerine masaj yapar ve diş aralarını temizler.

Peynir: Peynir dişler için birden çok yarar sağlar. İlk olarak ağzın PH dengesini ayarlamaya yardımcı olur. Aynı zamanda çürüklere karşı koruyup, yeni çürükler oluşmasını engeller. Özellikle şekerli gıdalar alındıktan sonra yenilecek bir parça peynir, şekerin dişleri çürütme etkisini giderme açısından son derece önemli.

Yeşil Çay: Yeşil çayda bulunan katesin maddesi ağızdaki bakterilerin yok olmasına yardımcı olurken aynı zamanda kansere karşıda etkili olur. Dolayısıyla ağız kanserlerine karşıda etkili bir maddedir. Bu madde aynı zamanda kötü ağız kokusuna neden olan bakterileri de ağızdan uzaklaştırmaya yardımcı olur.

Kivi: Vitamin C eksikliği dişetleri hassaslaştırabilir, bakterilere karşı daha dirençsizleştirebilir. Bu durumda da periodontal rahatsızlığa yakalanabilirsiniz. Bu durumla karşılamamak için yeterince C vitamini almalısınız ve bunun için kiviyi seçebilirsiniz, çünkü kivi diğer meyvelere göre daha fazla vitamin C içerir.

Yoğurt: Kalsiyum açısından zengin olan yoğurdun dişlere olan faydaları saymakla bitmez. Kalsiyum periodontal rahatsızlığı olan kişilerdeki diş kökleri iltihaplı cep sayısını azaltır. Kalsiyum, periodontal rahatsızlık dolayısıyla oluşmuş sallantılı ve gevşek dişleri iyileştirmede yardımcı olur. Kalsiyum, diş kayıplarını önlemeye yardım eder. Eğer sizde diş sağlığınızı düşünüyorsanız, kalsiyum deposu olan yiyecekleri tercih edin.

Maydanoz: Ağız kokusuna neden olan yiyecekleri tükettikten sonra biraz maydanoz çiğnemek hoş bir ağız kokusuna sahip olmanıza yardımcı olacaktır. Bu sayede ise kötü ağız kokusu maydanoz sayesinde hoş bir kokuya dönüşür.

Çilek: Çilek dişlere ve dişetlerine iyi gelir. Aynı zamanda diş taşlarından doğal yöntemle kurtulmanın formülünü taşımaktadır. İçinde bulunan çeşitli asitler diş diplerinde biriken taşları eritir. Diş taşlarının oluşumunu engeller.

Kuru Yemişler: Kuru yemişler ve çekirdekler dişi kaplayarak bakterilere karşı koruyucu bir tabaka oluşturan doğal yağlar içerirler. Bu yağlar diş minesinin güçlenmesine yardımcı olarak çürümelere karşı daha dayanıklı olmasını sağlar ve çekirdekleri de kalsiyum içerir.

Elma: Elma, kabukla yenilmesi bir yandan dişlerin kuvvetlenmesini sağlarken, diğer yandan da içerisindeki maddelerle dişleri temizler. Elma, havuç gibi meyveleri ısırarak yenilmesi tavsiye edilir.

Balık: Balığın içeriğindeki fosfor, kemik ve diş dokusunun teme maddelerinden bir tanesidir. Bunlarda dişleri sertleştiren fosfor bulunmaktadır. Dolayısıyla daha sağlıklı dişler için haftada bir kez balık tüketilmelidir.

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun



AFT AĞIZ YARALARI İÇİN ŞİFALI BİTKİLER Ağız içersinde meydana gelen yaralar, gerçek anlamda ızdıraptır. Behçet hastalığı gibi, ciddi hastalıklardan kayb-naklanavbileceği gibi, ergen aftı olarak da biline, ergenlik döneminde sık sık meydana gelen majör aft da olabilir. Bunun nedenini öğrenmek için, mutlaka bir hekim muayenesinden geçmek gerekir. Ağız içinde meydana gelen aftlar için bazı şifalı bitkiler, şunlardır.
Çay: Severek tükettiğimiz içeceklerden olan çay da ağız içinde ve boğazlarda oluşan yaralara karşı etkili maddeler içerir. Nane, Anason ve Adaçayı gibi bitkilerin çayları da ağızda ve boğazda oluşan yaraları iyileştirmeye yardımcı olur.
Besparmak otu : Suyu ile gargara yapılır.
Fesleğen (reyhan otu) : Çayı içilir.
Fıstık : Yesil kabukları yenir.
Hatmi çiçeği (gülhatmi) : Çayı içilir.
Hazenbel : Çayı içilir.
İncir : Suyu ile gargara yapılır.
Kafur ağacı : Menekse ve sarı nilüfer yağı ile kullanılır.
Karamuk (sarı ağaç) : Suyu ile gargara yapılır.
Kebabiye : Ağızda çiğnenir.
Kına çiçeği : Çiçeği toz haline getirilir macunların içine katılarak kullanılır.
Köpek dili : Suyu ile gargara yapılır.
Hatmi: 3 tutam hatmi, 2 bardak suda kaynatılarak, tülbentten süzülür ve gargara yapılır. 3 ? 4 damla da oksijenli su damlatılırsa daha iyi sonuç verir.
Melekotu : Suyu ile gargara yapılır.
Nar : Eksisinin suyu balla karıstırılıp içilir.
Su kamısı : Külü ağız yaralarına sürülür.
Sarımsak: Güçlü bir antibiyotik olan sarımsak her türlü yara ve iltihaplanma da iyileşmeye yardımcıdır.
Sap : Suyu ile gargara yapılır.
Temir Hindi (Hint hurması) : Suyu içilir.
Sarımsak: Güçlü bir antibiyotik olan sarımsak her türlü yara ve iltihaplanma da iyileşmeye yardımcıdır.

2854038535788838324 6026281796613301069?l=dogadansifaya.blogspot AĞIZ YARALARI İÇİN ŞİFALI BİTKİLER

 AĞIZ YARALARI İÇİN ŞİFALI BİTKİLER

 AĞIZ YARALARI İÇİN ŞİFALI BİTKİLER

6522565904070445384 6894985798981089248?l=saglikoku.blogspot AĞIZ YARALARI İÇİN ŞİFALI BİTKİLER

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun



ağız yaralarıAğız yaraları için, şifalı bitkilerden faydalanmak isteyenler için bitkisel kürlerimiz aşağıda verilmiştir.

GEREKLİ MALZEMELER :
* Ahududu yaprağı,
* Söğüt yaprağı,
* Yulaf unu,
* Gelincik,
* Haşhaş tohumu,
* Sanginer kökü,
* Susam yağı,
* Sirke
KÜRLERİN HAZIRLANIŞI :
ağız yaralarına bitkisel çözüm
* Ahududu ve söğüt yaprakları, birlikte sert bir zeminde dövülerek ezilir. Ezilen karışıma, merhem kıvamına gelinceye kadar yulaf unu karıştırılarak sirke ile yoğrulur. Hazırlanan merhem, susam yağı ile yumuşatılarak yemeklerden sonra ağzın yaralı olan kısmına sürlülür.
* Taze olarak toplanmış, gelincik yaprakları ve tomurcukları, haşhaş tohumlan ile birlikte havanda dövülerek ezilir. Ezilen karışıma, pomad kıvamına gelinceye kadar yulaf unu karıştırılarak sirke ile yoğrulur. Hazırlanan pomad, susam yağı ile yumuşatılarak yemeklerden sonra yaraların üzerine sürülür.
* Sanginer kökü, gelincik tomurcukları ile birlikte sert bir zeminde dövülerek ezilir. Ezilen karışım, yirmi dakika süreyle sirkeli suda kaynatılır. Sıkılarak elde edilen posaya yulaf unu karıştırılarak, merhem kıvamına gelinceye kadar yoğrulur. Hazırlanan merhem, ağızdaki yaralı bölgelere sürülür.

ağız yaraları bitkisel tedavi
ağız yaraları bitkisel çözüm
ağız yaraları bitkisel tedavisi

6779475959042354473 5777744863671792017?l=prlist.blogspot ağız yaraları bitkisel tedavi yöntemleri

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun



Ağız kuruluğu, tükürük bezlerinin tükürük salgılama vazifesinin bozulmasıyla oluşur. Basit bir rahatsızlık gibi görünebilir ama kesinlikle önemli sonuçları vardır. Unutmayın ki ağzınız vücudunuzun ilk kalesidir.

Ağız kuruluğunun birçok nedeni vardır. Bunların arasında en önemlileri olarak;

» Sistemik hastalıklar..: Romatizma, AIDS, Şeker hastalığı, Parkinson hastalıkları
» Çiğneme alışkanlıklarının değişmesi..: Beslenme alışkanlıklarının değişmesiyle yumuşak yiyecek tüketiminin artması, tam tersi sert yiyecek tüketiminin azalması.. Bu olgu bu şekilde değiştiğinde, ağız besinleri ezmek için daha az enerji sarf ediyor, böylelikle tükürük bezleri daha az çalışıyor
» Radyoterapi
» Bilinçli ve bilinçsiz ilaç kullanımı..: Birçok ilaç, ağız kuruluğuna neden olan kimyasal bileşimler içermektedir. Mümkün mertebe ilaç kullanımını azaltmalıyız. Yani ilaç kullanmamız zorunlu değilse, kullanmamalıyız. Bu tip etkilere sahip ilaçlar arasında Antihistaminikleri, antidepresanları gösterebiliriz
» Kafein ve Alkol tüketimi

Belirtileri…

» Sık susama
» Dilde yanma hissi
» Dudaklarda çatlaklar ve kuruluk
» Kötü ağız kokusu
» Tat bozukluğu

Neden olduğu sorunlar…

» Bakteri plağı ve yiyecek artıkları kolayca birikebilir. Bu da diş eti hastalıklarını ve çürüğü hızlandırır. İnsan vücudu mükemmel bir mekanizma olarak yaratılmıştır. Tükürük, kendi başına yıkama, cilalama mekanizması gibidir. Tükürüğün azalması ile birlikte bakteriler bağımsızlık ilan edecek kadar çoğalırlar.
» Çoğalan bu bakterilerden en büyük zararı dişler görür. Uzun süreli ağız kuruluğu durumlarında, sürekli bir bakteri yoğunluğunu kalıramayan dişler kolayca çürüyebilir.
» Tükürük asitleri, nötralize eder.

Ağız kuruluğunun önüne geçmek için yapabileceklerimiz de mevcuttur tabii…

» Sık sık su içilmeli
» Sigara alkol ve şekerli yiyeceklerden uzak durulmalı
» C vitamini alımını düzenlemeliyiz.

5332731675076729690 7142001201277552930?l=sifabahcesi.blogspot Ağız Kuruluğunun Nedenleri ve Zararları

 Ağız Kuruluğunun Nedenleri ve Zararları

 Ağız Kuruluğunun Nedenleri ve Zararları

 Ağız Kuruluğunun Nedenleri ve Zararları

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun





Aft ve Uçuk

Aft ağız içerisinde sıklıkla yanak ve dudak mukozasında, dil üzerinde, yumuşak damakta, farenkste, diş eti üzerinde görülen solgun sarı-kırmızı hale ile çevrili oldukça ağrılı ülserleşmiş lezyonlardır. Toplumun %18-20 az ya da çok aft sorunu ile karşı karşıyadır. Bayanlarda daha sıklıkla rastlanır. Aft genellikle tek olarak seyretse de aynı anda birkaç bölgede birden görülebilmektedir.

Aftın oluş nedenini belirlemek için çeşitli araştırma yapılmıştır. Ancak aftın oluşumunu hızlandırıcı ve seyrini kötüleştirici birçok faktör faktör saptanmasına karşın oluş nedeni tam olarak belirlenememiştir.

Bu nedenle aft oluşumunu hızlandıran ve iyileşmesini geciktiren faktörlerden bahsetmek mümkündür.

Aft oluşumunda hangi faktörler önemlidir?

  • STRES
    Günümüzde migren, yüksek tansiyon ve gastrit gibi birçok hastalığın nedenleri arasında kabul edilen stres aft oluşmasının en önemli nedenlerinden birisidir.
    Hanımlarda premenstural gerginlik(adet öncesi dönem) de aft oluşumunu hızlandıran faktörlerdendir.
  • YİYECEKLER
    Turunçgiller, sirke, turşu, patates cipsi, tuzlu ve baharatlı çerezler gibi ağız mukozasını tahriş edebilen yiyecekler aft oluşumunu hızlandıran önemli faktörler arasında sayılmaktadır.Bunların yanı sıra bazı bünyeler için alerjik olabilen kara buğday, çavdar, arpa, çikolata, fındık, kabuklu deniz hayvanları, soya, domates, bazı patlıcan, elma, incir, peynir gibi yiyecekle.de aft oluşumunu hızlandırırlar.
  • TRAVMA
    Yanak dil dudak ısırma, sert yiyeceklerin tahrişi ve yumuşak olmayan diş fırçalama işlemleri ve iyi adapte olmayan protezlerin neden olduğu vuruklar aft için uygun zeminin oluşmasına yardımcı olurlar.
  • DİŞ MACUNU
    Diş macunlarının temizleme özelliğini artırmak için köpük yapıcı olarak yapılarına katılan “sodyum lauryl sulhate” ( SLS ) mukoza hücrelerinin yıkımını artıran tahriş edici bir kimyasaldır. SLS bu özelliği ile aft oluşumu üzerine direkt etkili olan bir maddedir.
    Özellikle aft sorunu olan kişilerin kullanabilmesi için günümüzde daha az oranda (%1.25) SLS içeren diş macunları üretilmektedir. (Tom’s of Maine Natural Toothpaste , Oral-B Sensitive Fluoride Toothpaste.)
  • SİSTEMİK HASTALIKLAR
    Behçet Hastalığı: Genital ülser, konjuktivit, retinit, lokositoz gibi, birçok sistemik belirtiler yanında ağız içerisinde oluşan tekrarlayıcı aftlarla kendini gösteren bir hastalıktır.
    Birçok malign ve otoümmin hastalıklarla birlikte de tekrarlayıcı aftlar görülebilmektedir.
  • DİĞER NEDENLER
    B12 vitamini ve demir noksanlığı,sigara içme, tütün çiğnemenin gibi alışkanlıkların de aft oluşumuna katkıda bulunan önemli faktörler olduğu bilinmektedir.

yukarı

Tedavi
Aftlar herhangi bir tedavi uygulanmasa da genellikle 7-10 gün sonra kendiliğinden iyileşmektedir. Aft sorunu ile karşı karşıya olanların aşağıda sıralanan işlemlerden birini yada birkaçını uyguladıklarında daha rahat bir periyot geçirmeleri mümkündür:

Ağrıyı azaltmak ve iyileşme periyodunu kısaltmak için:

  • Sıcak, asidik ve tahriş edici gıdalardan kaçınılmalır.
  • “2% hydrogen peroxide” solusyonuna batırılan pamuk yada gazlı bez ile aft bölgesi temizlenebilir.
  • Su ile karbonat karışımından hazırlanan ince yapılı bir krem aft üzerine sürülebilir.
  • Yarım bardak suya yarım kaşık tuz ilavesi ile elde edilen solusyonla günde üç kez gargara yapılabilir,
  • Yemeklerden önce aft bölgesine “xylocaine” solusyonu ya da ağız için hazırlanmış anestezik kremler uygulanabilir.
  • Aft üzerine uygulanacak “orabase”, “Gly-oxide”, “Cankaid”,”Ambesol” gibi ağız içi kremler uygulanabilir.
  • “sucralfate” tableti ılık suda eritip gargara yapılabilir.
  • Özellikle aftı başlangıç aşamasında “tetrasiklin” tableti suda eriterek elde edilen solusyon ile gargara yapmak aftın fazla büyümesini engeller ve ağrıyı azaltır.
  • Gene aftın başlangıç safhasında bölgeye bir topikal steroid “%0.1 lik triamcinalone” uygulanması ya da steroidli bir gargara “betamethasone syrup” ile gargara yapmak aftın fazla büyümesini engeller ve ağrıyı azaltır.
  • “Chlorhexadine” gargaralar iyileşme periyodunu kısaltır.
  • “Tetrasiklin” şurup la hazırlanan 12,500 unite “nystatin”, 1.25 mg “diphenhydramine”, ve 0.25 mg/m “hydrocortisone” karışımı ‘shotgun’ solusyonu olarak kullanılabilir.

yukarı

AFT (canker sores=mouth ulcers) ile UÇUK (fever blisters=cold sores) arasındaki farklılıklar:

Aft ile uçuk genellikle aynı belirtileri gösterdikleri için birbirleri ile karıştırılabilmektedir. Ancak aralarında birçok temel farklılık vardır:

AFT
1. Kesinlikle ağız içersinde oluşur.
2. Bulaşıcı değildir.
3. Aftın oluşmasına virüsler neden olmaz.

UÇUK
1. İçi su toplamış küçük kabarcıklar (blisters) şeklinde başlar.
2. Nadiren ağız içerisinde olsalar da genellikle ağız dışında meydana gelirler. Aft ağız içerisinde tüm bölgelerde olabilmesine karşın uçuk genellikle ağız içerisinde damak tavanı gibi hareketsiz bölgeleri tutar.
3. Bulaşıcıdır.
4. Virüsler tarafından meydana getirilir.

UÇUĞUN BELİRTİLERİ NELERDİR?
Uçuk çıkmadan önce kendini belli eder (0-24 saat önceden); karıncalanma, kaşınma, yanma, sızlama hissedilir. Bunu o bölgenin kızarması, şişmesi ve daha sonra da içi sıvı dolu kabarcıkların ortaya çıkışı izler. Bu kabarcıklar konuşurken, gülerken, yiyip içerken acı ve ızdırap verir. Zamanla kuruyup çatlar, sızıntı yapar ve açılarak görüntüyü bozan çirkin bir yara haline gelir.

yukarı


NASIL BULAŞIR?
Uçuk, ön belirtileri ile açık yaranın kapanması süresi arasında bulaşıcıdır. Uçuğu olan bir kişinin kullandığı, havlu, bardak, çatal, kaşık vb. eşyalardan ve uçuklu kişinin öpmesi sonucu bulaşır. Uçuk virüsü (Herpes simpleks) ile insan genellikle ilk defa küçükken (0-5 yaş) tanışır. Uçuğu olan aile bireylerinden birinin �Sevgi dolu� öpücüğü sonucunda uçuk virüsü vücuda girer. Çoğunlukla fark edilmeyen küçük kızarıklıklar şeklinde ortaya çıkar; ağız içi, diş etleri ve dudaklar enfekte olur. Ama kimi hassas bünyelerde ciddi enfeksiyon şeklinde görülebilir.

DİKKAT! UÇUK BULAŞICIDIR!

  • Uçuğa dokunulmamalıdır. Dokunulursa eller çok iyi yıkanmalıdır.
  • Bayanlar makyajlarını çıkarırken özellikle çok dikkat etmelidirler. Kesinlikle gözlere dokunulmamalıdır.
  • Özellikle bebekler, çocuklar ve diğer insanlar öpülmemelidir.
  • Uçuklu insanın kullandığı havlu, bardak, çatal, kaşık vb. eşyalar ayrılmalı ve başkalarının kullanmasına izin verilmemelidir.
  • Yerken, içerken kullanılan malzemeler özellikle çocuklar ile paylaşılmamalıdır.
  • Uçuk ve uçuk yarasının kabuğu ile oynanmamalıdır. (Parmaklara uçuk virüsü bulaştırırken, uçuk yarasına da diğer mikroplar bulaştırılmış olur.)

yukarı

NİÇİN NÜKSEDER?
Uçuk virüsü (Herpes simpleks) vücuda girip ilk enfeksiyonu yaptıktan sonra o bölgedeki isnir düğümüne girip yerleşir ve istenmeyen bu misafir, vücudun zayıf düştüğü durumlarda çoğalır ve uçuk çıkar.

  • Stres
  • Aşırı yorgunluk, uykusuzluk
  • Aşırı güneş ışığı ve UV ışınları
  • Diğer enfeksiyonlar
  • Adet dönemi, hamilelik gibi durumlarda virüs aktif hale geçebilir.

KONTROL EDİLEBİLİR Mİ?
Öncelikle uçuğun nüksetmesine sebep olan durumlardan sakınmak gerekir. Örneğin strese bağlı olarak gelişir ise; stresimizi azaltacak gevşeme tekniklerini öğrenmek. Yorgunluk ve uykusuzluk sebep ise; dinlenmek ve iyi uyumak. Güneş sebep oluyor ise; dudaklar için koruyucu krem ya da yüksek koruma faktörlü güneş yağı kullanmak ve şapka ile yüzü güneşten korumak gerekir. Tüm alınan önlemlere rağmen uçuk yine de nüksedebilir.
Ön belirtiler (karıncalanma, kaşınma, yanma, sızlama) hissedildiğinde o noktaya kısa aralarla antiviral bir uçuk kremini uygulamak gerekir. Uçuk ya hiç çıkmayacaktır ya da çıksa bile hafif seyredecektir.

yukarı


EN ETKİLİ ŞEKİLDE NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Önceden bazı madde ve ilaçlar uçuğun verdiği rahatsızlığı azaltmak için kullanılmıştır:

  • Alkol ve antiseptik ilaçlar, Uçuğun üzerindeki bakteri enfeksiyonunun gelişmesini engeller

  • Ağrı kesici ilaçlar; Uçuğun sebep olduğu ağrıyı azaltır.
  • Buz uygulamak; Ağrı azaltılabilir
  • Oysa günümüzde etkili tedavide kullanılan antiviral uçuk kremleri, deriden geçerek uçuk virüsüne (Herpes simpleks) etki eder ve deriye zarar vermelerini engeller.

KİMLER ÖZELLİKLE RİSK ALTINDADIR?

  • Sık sık veya uzun süreli olarak uçuk çıkıyorsa (Örneğin tedaviye rağmen 10 günden daha uzun süre devam ediyorsa)
  • Uçuk, bir bebekte ya da 6 yaşından küçük bir çocukta çıkmışsa
  • Dudak, ağız ve burun çevrenizin dışındaki vücut bölgelerinde, özellikle de gözlerinizde, parmaklarınızda ya da cinsel organınızda uçuk çıkmışsa
  • Uçuk ile birlikte baş ağrısı, ateş ve kas ağrısı gibi başka şikayetleriniz varsa
  • Uçuk sarı renkte cerahatli ise
  • Bağışıklık sisteminizi baskı altına alan ilaçlar, örneğin kortizonlu ilaç kullanıyorsanız
  • Bağışıklık sisteminizin zayıflığı (yani bulaşıcı hastalıklarla mücadele etme gücünüzün azalmış olması) nedeniyle tıbbi kontrol altındaysanız.

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

Devamını Okuyun

Ağız bakımı Yazısı 2010 Ağız sağlığı, Diş Sağlığı kategorisi altında | yorum yok 3 Oca sponsorlu bağlantılarAğız yarası Yazısı 2010 Ağız sağlığı, Diş Sağlığı kategorisi altında | yorum yok 3 Oca sponsorlu bağlantılarAğız kokusu Yazısı 2010 Ağız sağlığı, Diş Sağlığı kategorisi altında | yorum yok 11 Şub sponsorlu bağlantılarAğız Ve Boğazda İltihaplanma Yazısı 2010 Apseler ve İltihaplar, Ağız sağlığı, Güncel Sağlık Haberleri kategorisi altında | yorum yok 11 Şub sponsorAğız kokusu için basit ama pratik önlemler Yazısı 2010 Ağız sağlığı kategorisi altında | yorum yok 11 Nis sponsorlu bağlantılarAĞIZ VE GIRTLAK KANSERİNDE FAYDA SAĞLAYAN ŞİFALI BİTKİLER Yazısı 2010 Ağız sağlığı, Kanser kategorisi altında | yorum yok 11 Nis sponsorlu bağlantıAğız Kokusu Nasıl Önlenir? Ağız Kokularını Giderme Yazısı 2010 Ağız sağlığı kategorisi altında | yorum yok 12 Nis sponsorlu bağlantılarAğız yaralari için bitkisel tedavi yöntemleri Yazısı 2010 Ağız sağlığı kategorisi altında | yorum yok 12 Nis sponsorlu bağlantılarAğız Sağlığı ve Diş Sağlığı Yazısı 2010 Ağız sağlığı, Diş Sağlığı kategorisi altında | yorum yok 12 Nis sponsorlu bağlantılarAğız Sağlığı ve Diş Bakımı Nasıl Olmalıdır Yazısı 2010 Ağız sağlığı, Diş Sağlığı kategorisi altında | yorum yok 12 Nis sponsorlu bağlantılar AĞIZ YARALARI İÇİN ŞİFALI BİTKİLER Yazısı 2010 Ağız sağlığı kategorisi altında | yorum yok 12 Nis sponsorlu bağlantılarağız yaraları bitkisel tedavi yöntemleri Yazısı 2010 Ağız sağlığı kategorisi altında | yorum yok 24 Nis sponsorlu bağlantılarAğız Kuruluğunun Nedenleri ve Zararları Yazısı 2010 Ağız sağlığı kategorisi altında | yorum yok 25 Nis sponsorlu bağlantılarAFT ve UÇUK (Ağız yaraları, Ağızda yara, Ağız yarası) Yazısı 2010 Ağız sağlığı kategorisi altında | yorum yok 2 May sponsorlu bağlantılar - "Ağız sağlığı"
top